-
1 конкурировать
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > конкурировать
-
2 concurreren
rekabet etmek v -
3 rivaliseren
rekabet etmek v -
4 αμιλλώμαι
rekabet etmek -
5 rivalisieren
rekabet etmek -
6 соперничать
rekabet etmek, yarışmak; boy ölçüşmek, çıkışmak ( лягаться) -
7 konkurrieren
rekabet etmekyarışmak -
8 compete
v. yarışmak, çekişmek, rekabet etmek, mücâdele etmek* * *yarış* * *[kəm'pi:t](to try to beat others in a contest, fight etc: We are competing against them in the next round; Are you competing with her for the job?) yarışmak, rekabet etmek- competitive
- competitor -
9 konkurrieren
konkurrieren* [kɔŋkʊ'ri:rən, kɔn-]miteinander \konkurrieren birbiriyle yarışmak, birbiriyle rekabet etmek -
10 Konkurrenz
jdm \Konkurrenz machen birine rakip olmak, biriyle rekabet etmek2.; ( Wettkampf) rekabet, yarışma;außer \Konkurrenz yarışma dışı -
11 contend
v. uğraşmak, savaşmak, çekişmek, tartışmak, yarışmak, rekabet etmek, iddia etmek, ileri sürmek* * *çekiş* * *[kən'tend]1) ((usually with with) to struggle against.) uğraşmak, mücadele etmek2) ((with that) to say or maintain (that).) ileri sürmek, iddia etmek•- contention
- contentious -
12 rival
adj. rakip————————n. rakip, hasım————————v. rekabet etmek, çekişmek, aşık atmak* * *1. rekabet et (v.) 2. rakip (n.)* * *1. noun(a person etc who tries to compete with another; a person who wants the same thing as someone else: For students of English, this dictionary is without a rival; The two brothers are rivals for the girl next door - they both want to marry her; ( also adjective) rival companies; rival teams.) rakip2. verb(to (try to) be as good as someone or something else: He rivals his brother as a chess-player; Nothing rivals football for excitement and entertainment.)... ile boy ölçüşmek, aşık atmak- rivalry -
13 vie
v. yarışmak, rekabet etmek, boy ölçüşmek* * *rekabet et* * *present participle - vying; verb(to compete with: The two parents vied with each other in their attempts to gain the children's love.) yarışmak -
14 ქიშპობა
f.rakip olmak, rekabet etmeki.rekabet -
15 contest
n. mücâdele, karşılaşma, maç, yarışma; tartışma; iddia, çekişme; inkâr; itiraz————————v. karşı koymak, yarışmak, rekabet etmek, itiraz etmek, çekişmek* * *1. itiraz et (v.) 2. yarış (v.) 3. yarışma (n.)* * *['kontest](a struggle, competition etc to gain an advantage or victory: a sporting contest.) yarışma, müsabaka -
16 კონკურენციის გაწევა
f.müsabaka etmek, yarışmak, rekabet etmek -
17 შეჯიბრება
f.özenmek, rekabet etmek, yarışmak, taklit etmek -
18 конкурировать
rakip olmak* * *rekabet etmek; rakip olmak -
19 enter into rivalry with
v. rekabete girişmek, rekabet etmek -
20 vie with smb. in smth
v. bir şey için rekabet etmek
- 1
- 2
См. также в других словарях:
rekabet etmek — yarışmak Herkesin size delilik isnat etmekte birbirleriyle âdeta rekabet etmeleri kaidedir. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
rekabet — is., Ar. reḳābet Aynı amacı güden kimseler arasındaki çekişme, yarışma, yarış Bu seferki kovuluşun sebebi meslek rekabeti değil, meslek ahlakı idi. R. N. Güntekin Birleşik Sözler ezelî rekabet Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller rekabet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarışmak — nsz, le 1) Üstünlük kazanmak amacıyla bir yarışmaya katılmak 2) Bir yarışmada başkalarından üstün olmak için çaba göstermek 3) Başkalarından üstün olmaya çalışmak, rekabet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
pey sürmek — 1) artırma ile satılan bir şey için önce bir miktar para vermek veya önermek 2) rekabet etmek Onu, kendisine karşı pey sürecek kimsenin çıkmayacağına inanan Güdük Hacı olarak istemişti. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜFADALE — Faziletli olmada rekabet etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yarış — is., sp. 1) Yarışma Bunlardan kaç babayiğit bu ölüm yarışını göze alabilir? T. Buğra 2) Yarışma, rekabet Birleşik Sözler yarış arabası yarış atı yarış kayığı yarış otomobili yarış tabanca … Çağatay Osmanlı Sözlük